
Kentte yaşayan Nilüfer Yalçın, 26 yıl önce C.Ç. ile evlendi ve çiftin 2001 yılında erkek çocuğu dünyaya geldi. Yıllar sonra aile içinde yaşanan gayrimenkul anlaşmazlığı, çiftin evlilik birliğine zarar verdi. Mülk tartışması sürerken, C.Ç. yaşananların ardından evi terk etti. Çift, 2014’te boşandı. Ancak dava devam ederken 2007’de C.Ç. adına ‘Akıl sağlığı yerinde değildir’ raporu alındığı ortaya çıktı. Yalçın ve avukatı, İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan C.Ç.’nin ruh sağlığına ilişkin resmi rapor talep etti. Kurum, 2018’de C.Ç.’nin akıl sağlığının yerinde olduğuna ilişkin rapor hazırladı. Ardından 2019’da mal paylaşımıyla ilgili dava açıldı. 2025 yılı itibarıyla İstanbul Adli Tıp Kurumu 4’üncü İhtisas Dairesi, C.Ç.’nin doğuştan bir akıl hastalığı olmadığına ilişkin rapor verdi. Bölge istinaf mahkemesi, adli tıp raporu ile ilk alınan raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi gerektiğine karar verince daha önceki kararlar bozuldu. Adli tıpta yeniden muayene edilen C.Ç.’nin, akıl sağlığının yerinde olduğu ikinci kez tescil edildi. 1999 yılında C.Ç ile evlendiklerini belirten Nilüfer Yalçın, Oğlum henüz 4 yaşındaydı, babası evi terk ettiğinde. Mecburen boşanma davası açmak zorunda kaldım. Davayı açtık ama ne boşanma sürecinde ne de mal rejimiyle ilgili süreçte hiçbir hak talep edemedik. Sebebi ise 2007 yılında karşımıza çıkan bir akıl hastalığı raporuydu. Eski eşime ‘akıl hastası’ raporu aldırmışlar. Bu duruma şok oldum. Yıllarca davalarımız sürdü. 2018 yılında ise ‘Akıl sağlığı yerindedir’ raporu alıp tekrar evlendi. 2019 yılında yargılamanın yenilenmesi için başvuru yaptık. Çünkü eski eşim yeniden evlenmişti, araç kullanıyordu ve hayatını gayet normal bir şekilde sürdürüyordu. Bu da demek oluyordu ki ortada bir aldatmaca, bir kandırmaca vardı dedi.
‘MAĞDURUM’
Mal paylaşımı sürecinde de eski eşiyle sıkıntılar yaşadığını belirten Yalçın, Aslında bu başvurumuzun kabul edilmesi gerekirdi. Ancak tam tersine, mahkeme tüm taleplerimizi reddetti. Biz de bu kararı istinafa taşıdık. Şu anda buruk bir mutluluk içerisindeyim. Eski eşim hiçbir şekilde akıl hastası değil. Ancak ben bu süreçte 19 yıldır mağdurum. Reddedilen davalar için vekalet ücreti ödedim. Her yerim hacizli. Borç içindeyim. Oğlum 24 yaşına geldi ve ona bir gelecek hazırlamaya çalışıyorum. Karşı taraf gayet zengin, refah içinde yaşıyor. Ben ise haftanın 3 günü adliyeye gidip geliyorum. Evim dosyalarla dolu ifadelerini kullandı.
‘ALACAĞIM 100 MİLYON LİRAYI AŞTI’
19 yılda 400 duruşma görüldüğünü belirten Yalçın, Oğlum, ‘Anne yine mi avukata gidiyorsun’ diyor. Çünkü evimize sürekli tebligatlar geliyor. Ben artık çok yoruldum. Her şey reddediliyor. Benim eski eşimden sadece nafaka değil, ciddi alacaklarım var. Gelirler hesaplandığında, alacağım 100 milyon lirayı aştı. Petrollerden alacaklarım var. Dosya numaraları sürekli değişiyor ama durum değişmiyor. Eski eşimin aldığı akıl sağlığı raporları yargıyı kandırmış oldu dedi.Nilüfer Yalçın’ın 2019 yılında avukatlığını yapmaya başladığını kaydeden Musa Baş, Dava, 2006 yılında açılmış. Boşanma davası ve mal rejimi davası olarak 2 ayrı süreç söz konusu. 2007 yılında davalı eşi, akıl sağlığı yerinde olmadığı gerekçesiyle kısıtlanmış. 2014 yılında boşanma davası kesinleşmiş ancak mal paylaşımı davası devam etmiş. 2018 yılında eski eşinin iyileştiği gerekçesiyle, Manisa Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nden alınan kurul raporlarıyla akıl sağlığının yerinde olduğuna karar verilmiş ve kısıtlılığı kaldırılmış. 2019 yılında biz de dava açtık. ‘Bir insan hem akıllı hem deli olamaz. Akıl sağlığı yerinde olmayan bir insanın sonradan iyileşmesi mümkün değildir’ dedik. İstanbul Adli Tıp Kurumu 4’üncü İhtisas Dairesi, o dönemde, ‘2003 yılından beri kesinlikle böyle bir rahatsızlığı yoktur’ şeklinde rapor verdi. Ancak bu raporlara rağmen mahkeme davayı reddetti diye konuştu.
MAHKEME REDDETSE DE AKLİ DENGESİ YERİNDE ÇIKTI
Mahkemenin adli tıp raporlarını reddettiğini belirten avukat Baş, Bölge Adliye Mahkemesi kararı kaldırdı. Geçen yıl adli tıp 2007 yılından beri bu kişinin hiçbir şekilde rahatsızlığı olmadığına karar verdi. Aynı rapor tekrar sunuldu ama mahkeme bu kez de itibar etmedi. ‘Ben yeniden muayeneye göndereceğim’ dedi. Muayenede raporla hem dava tarihlerinde hem de boşanma kesinleştiğinde bu kişinin akıl sağlığının yerinde olduğu bildirildi. Bu şekilde, hem boşanma davası hem de mal rejiminin tasfiyesi davası 2025 itibarıyla yeniden görülmeye başlandı. Sayısız duruşma yapıldı. Evlendiklerinde çocukları 4 yaşındaydı. Çocuk şu anda üniversiteyi bitirdi ama davalar hala bitmedi. 19 yıldır 400’ü aşkın duruşma görüldü dedi.